top of page

Bazen gerçek benliğini bulabilmek için kendinden uzaklaşman gerekir bence, benimde bunca yıllık
yaşamımda hayatıma yön veren kendimden uzaklaşmalarım olmuştur zaman zaman. Hani içinde bir
yerlerde bir şeyler ters gidiyordur, aslında yaptığın şey sana keyif vermiyordur ve sen bir türlü onun
ne olduğunu bulmazsın ya işte öyle zamanlar yaşarım hayatımın belirli dönemlerinde. Böyle
zamanlarda bakıyorum bir yerlerde bir şeyler ters gidiyor uzaklaşmak istiyorum hemen kendimden.
Öyle yapamadığım zamanlarda yok olduğumu kapalı kaldığımı hissediyorum, kabuğumu kırmak
istiyorum bir türlü olmuyor ama tecrübe etmişliğim var bunu aslında biliyorum ki ben o kabuğu
kırmak istediğimde her çabam bir çatlak oluşturuyor kabukta ve bir gün bana o fırsatı mutlaka
sunuyor.
Dedim ya benim yaşamımda vardır böyle kırılma dönemleri ilkini 16 lı yaşlarda yaşamıştım mesela ve
belki de bundan sonraki tüm kırılmalarım bunun sonucu bilemiyorum. O zamanlarda da dar gelirdi
her şey bana yetemezdim kendime sanki öyle görebildiğim bir yerde başka bir ben vardı ama bir türlü
dokunamıyordum. Başka olmak başka şeyler yapmak başka izler bırakmak istiyordum aslında henüz
daha o yaşlardayken yaşadığım şehrin kalesine çıkar ve kendimle hesaplaşmaya başlardım. Orada tüm
şehre tepeden bakarken kendimi daha özgür daha huzurlu hisseder ve kendi kendime konuşmaya
başlardım. Taa o zamanlarda kendime sözler vermiştim aslında ve hayatımı nasıl yaşamak istediğime
karar vermiştim, şimdi düşünüyorum da o zamanlardan hayatımda kalan o kadar az şey var ki bence
doğru kararlar vermişim olanlarla çok güzel yollar aldım. Elbette zor dönemler geçirdim ben de ama
asla yolumdan dönmedim, kimseyi dinlemedim benimle koşturan ortak paydada buluştuğum
insanlarla yürüdüm hep ben dik durdukça diğerleri elendi zaten. Neyse mevzu bu değil aslında bu
detaylar çok geride kaldı...
Bu son bir kaç aydır yine hayatımda bir şeylerin ters gittiğini hissediyorum aslında, sanki yıllar önce
koyduğum hedeflerden bir kısmına ulaşmışım da bir şeyleri unutmuşum bir şeylerden uzaklaşmışım
gibi hissediyordum. Tam da simyacıdaki hacca gitmek için çalışan amacına ulaşınca ne
yapamayacağını bilemeyen adam gibi. Benim hayatımın bir kırılma noktası da okuduğum bir kitaptır
aslında henüz üniversiteyi bitirdiğim ve hayata atıldığım dönemlerde kendi gelişimim için okumaya
başladığım kitaplar arasında biri vardı ki o günden sonraki hayatımın en önemli kuralını bana öğretti.
“Rahat ol her şey yoluna girecektir. Önce otur biraz dinle kendini, hissettiğin sorunu tespit et ve
yalnızca çözüme odaklan çünkü bir yolu mutlaka vardır ve sen onu mutlaka bulacaksın...” Gerçekten
de öyle 46 yıllık hayatımın kendimle yaşadığım her döneminde çözüm bulamadığım tek şey babamın
kaybı idi ve anladım ki o gün hayat gerçekten çok kısa o halde anı güzel yaşa... Ama sanırım bir kısmını
yanlış anlamışım bu anı yaşamak meselesini.
Son günlerdeki tüm huzursuzluğum için kendimle kalmam gerekiyordu ve o anlarda biraz benden
uzaklaşmam. İş seyahatlerim bunun için çok güzel fırsat sunuyor aslında bana ama onu bile
değerlendiremediğimi fark ettim aslında... Üç gündür çok yoğun bir programım vardı fakat işlerden ve
toplantılardan arta kalan her saniye bana aitti. Zaten uykuya çok az vakit ayırma alışkanlığım da bana
yardımcı oldu doğrusu...
Önce listeler yaptım nerede tıkanıyordum?
İş yaşamım? Hayır hayır şu anda yapmayı en çok sevdiğim işleri yapıyorum aslında, gerek sevdiğim
kadınla birlikte yol aldığımız okulumuz ve gerekse kendi firmam kesinlikle bunlardan çok memnunum
ve hedeflerimiz doğrultusunda emin adımlarla ilerliyoruz.
Çekirdek Ailem? Hayır burada da beni rahatsız eden bir şeyler yok onlarla huzurumu katlıyorum bu da
kesin. Her birini çok seviyorum ve sevildiğimden en ufak bir şüphem yok. Sadece benim sanırım biraz
daha davranışlarımı gözden geçirmem gerekebilir mesela her ne kadar hayatımızın büyük kısmında

hassas olsam da onlarla geçirdiği bir tek anı bile kaçırmak istemiyorum. Artık yaş ilerliyor ve alkol artık
beni biraz yoruyor bu konuda bir iyileştirme gerekiyor sanırım...
Diğer aile fertlerim? Hayır tabiki komik olma zaten istemediklerin hayatında değil bunu çok iyi
öğrenmişsin doğrusu sınırların net bu kesin kimse orada gereğinden fazla sana dokunamıyor, sadece
anneme yetemiyor olabilirim ama bunun için elimden geleni yaptığıma inanıyorum yani orada da
genel olarak beni rahatsız eden bir durum yok.
Arkadaşlarım? Evet hayatın bana kattığı güzellikler var ve en güzeli ben burada korumam gereken
sosyal mesafem konusunda iyi gidiyorum, son zamanlarda yaşamıma giren insanlar dernekten
tanıdığım yeni dostlarım şimdilik her şey dozunda... İşin zor olanı arkadaş ortamlarında genelde alkol
paylaşımı var onu bir düzene koymak benim sorumluluğumda ☺
Dostlarım? Sorun.... Yok yok çok az dostum var ve olmaları gerektiği yerdeler...
İşimdeki etki potansiyeli olan insanlar? Burada ufak tefek aksaklıklar var bazıları biraz canımı sıkıyor
ama şimdilik kontrol altında...
Sanırım dış faktörler de pek sorun görünmüyor şimdilik o halde sorun benim içimde...
Bu hafta tanıştığım bir insan bunu bana tam olarak tanımladı, aslında o bunun farkında değil tabi ama
hayatımda en iyi yaptığım şey bana kendim ile yeniden hesaplaşmamı sağladı sanıyorum o yaşam
felsefemin bir sonucu bu, “sakin ol her şey yolunu bulacaktır.” Öyle de oldu... Şimdi o halde kendime
bir not düşmeli ve yeni yolumu çizmeliyim...
Alkol... Tüm kötülüklerin anası. ☺ Şimdi bunu okuyup beni alkolik sanmayın öyle de değil tabi ama
sanırım dikkat etmem gereken şey işi sadece keyfinde bırakmak olmalı... Evet evet tamamen
hayatımdan çıkarmak istemiyorum bu doğru olan çünkü onunla geçirilen güzellikleri de seviyorum
ama bunu kontrol altına almalı insan... Mesela bundan sonra dost meclislerinde ailemle güzel anlarda
ve arkadaşlarımla içmeye devam edeceğim ama ertesi gün her şey hatırlanacak bu net. Çok uzun
zaman olmuştur hiç sarhoş olmadım ama o çakırın biraz üstü sanırım yaş almanın da etkisi biraz daha
fazla unutturuyor akşamı ☺ Karar; bir masadan en fazla iki kadehle kalkılacak...
Kitap.... Çok daha fazla kitap okunacak bu kesin... Şöyle bir baktım son zamanlarda ayda en fazla iki
kitap okumuşum... Bu çok kötü bundan böyle ayda en az beş kitap bitirmelisin.... Belki biraz da
başkalarının önerileri ile alışıla gelmişin dışında yeni kitaplar...
Müzik... Evet işte burada çok ama çok eksik kalmışım çok ama çok uzaklaşmışım isteklerimden ve çok
ertelemişim bir çok şeyi... Karar o çok istediğim iki enstrüman eğitimlerine hemen başlanacak...
Piyano ve gitar... Kim bilir belki bir gün oğlumla birlikte çalarız ☺
Eğitim... Fena gitmiyor olsa da ingilizce seviyemi yükseltmem gerektiği kesin... Sakin ol o iş tamam ☺
Spor... Bu konu çok hassas... Zaman geçtikçe bunun önemini daha da iyi anlıyorsun o halde spor
konusunda taviz yok haftada en az dört gün iki saat spora zaman ayır gerekirse daha erken kalk ve
spor yap... Bir de özellikle omurga sağlığımı toparlamak adına yoga sporuna bir deneme yapalım
bakalım eğer becerebilirsem bu benim için güzel olacak sanırım..
Ve elbette arada kendinle kalmaya devam et bu kendi yolunda nerelerde olduğunu görmen açısından
güzel oluyor...
Şimdi aslında her birimiz kendi yolumuzu kendimiz çiziyoruz ve bu yolda neler yaşayacağımıza da
kendimiz karar veriyoruz. Şans... belki de şans ama ben şansımızı da kendimizin bulduğuna

inanıyorum.. Hayattaki en büyük şansınız biriktirdiğiniz insanlar, o hayatınızdan akıp gidenlerse
tecrübeleriniz o halde şanslarımızı iyi değerlendirelim...
Her zaman iş hayatımda başkalarına sorduğum o soruyu bana sordular bu hafta başında ve ben onun
sayesinde kendi yolumu yeniden gözden geçirme şansı buldum...
Hayattaki amacınız ne?
Ne için yaşıyorsunuz?
Hani öyle bir ev almak istiyorum, yok çocuklarıma iyi bir gelecek sunmak istiyorum falan bence doğru
amaçlar değil. Eğer çocuklarımıza iyi bir gelecek sunmak istiyorsak önce biz onlara iyi bir model
olmalıyız, ülkemizde bir tane kitabı bitirmemiş anne babaların çocuklarını kitap okumaları için
zorluyor olması gerçekten çok komik değil mi... Şu kesin ki onlar bizi rol alıyor aslında... O halde nasıl
olduğumuza bir bakmalıyız...
Ben bu soru bana sorulduğunda tıkandım bir an, ne garip herkese yol göstermeye çalışan ben bu soru
hakkında tam istediğim cevabı veremedim... Biraz düşünmek zorunda kaldığım kesin...
İlk sorunun cevabı net onu biliyorum ben bu hayata güzel bir iz bırakmak istiyorum... Benim amacım
bu...
Ama ikinci soru... İşte onun cevabı da bu aldığım kararlarda gizli...
Peki ya sizin cevaplarınız ne olurdu?
Sevgi ile kalın...

bottom of page